AP’den flaş PKK ve DHKP-C kararı
Avrupa Parlamentosu, PKK’lı ve DHKP-C’li teröristilerin AP binasına girişlerini yasakladı.
Alparslan Kuytul Gözaltına Alındı
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın koordinesinde, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince, “kamu düzenini bozmaya karşı faaliyet yürütme ve suç örgütü” iddiasıyla Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’na yönelik soruşturma başlatıldı.
PKK Sevici, Kuran Düşmanı Alparslan Kuytul Kasasından Çıkan Para Hayret Ettirdi
Adana’da Furkan Eğitim ve Hizmet Vakfı’na yapılan operasyonda vakfın kasasında yaklaşık 350 bin lira para çıktı. Operasyonu yürüten polisler bile miktara şaşırdı.
PKK Sevici, Kuran Düşmanı Alparslan Kuytul Kasasından Akıllara Zarar Para Çıktı
Eddy Testelmans
Belçika Savunma Bakanlığına bağlı istihbarat birimi Adiv’in eski Başkanı Korgeneral Eddy Testelmans’ın, Suriye ve Irak’taki Belçikalı savaşçılar hakkında bilgi edinme karşılığında, YPG’ye eğitim ve muharebe kıyafeti sağladığı ortaya çıktı.
Ülkede Flamanca yayın yapan De Standaard gazetesi, eski başkan Testelmans’ın, Genelkurmay Başkanı Marc Compernol ve Savunma Bakanı Steven Vandeput’a bilgi vermeden, YPG ile bağlantı kurduğunu yazdı.
Haberde, Suriye ve Irak’taki Belçikalı savaşçılar hakkında bilgi edinmeyi amaçlayan Testelmans’ın, anlaşma çerçevesinde, YPG üyelerine Kuzey Irak’ta iki seanslık eğitim programı düzenlediği ve muharebe kıyafeti sağladığı aktarıldı.
Ayrıca haberde, Testelmans’ın geçen sene haziran ayında istifa etmesinde YPG ile yaptığı anlaşmanın etkisi olabileceği iddia edildi.
SUÇLAMALAR BASINA SIZDI
İstihbarat birimi çalışanlarının kendisine yönelik suçlamalar içeren mektubunun basına sızdırılmasının ardından istifasını sunan Testelmans’ın, YPG ile yaptığı anlaşmayı gizli tutmasının istifasına yol açtığı değerlendirildi.
Haziran ayında istihbarat biriminin 8 çalışanının, Savunma Bakanı Vandeput’a yolladığı şikayet mektubunun basına sızdırılmasının ardından Testelmans istifa etmişti.
Testelmans, “Sorunu çözmek için tek bir seçenek var, o da benim istifa etmem. Ancak bu şekilde tekrar sükuneti sağlarız.” açıklamasında bulunmuştu.
Adiv çalışanları yazdıkları mektupta, istihbarat biriminin iç çalışmalarındaki rekabet sonucu yanlış bilgi paylaşımı yapıldığını iddia etmiş, bu durumun diğer kamu kuruluşlarıyla çalışmayı engellediği ve uluslararası müttefikler nezdinde karmaşaya yol açtığı ileri sürülmüştü. Çalışanlar, mektupta açıkça Testelmans’ın durumdan sorumlu olduğunu iddia etmişti.
TSK’nın Afrin’de teröristlere yönelik düzenlediği operasyonlara karşı kötü bir algı oluşturmaya çalışan İngiliz kanalı, tarihi eserlerin vurulduğunu savunuyor.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Zeytin Dalı Harekatı ile teröristlere darbe üstüne darbe vurmasının dünyadaki etkileri sürüyor.
Türkiye sınırında oluşturulmak istenen terör hattına engel olan TSK’nın operasyonlarını durduramayan İngilizler, medyayı kullanarak algı çalışmasına başladı.
Tapınak Vuruluyor Yalanı
Ülkede yayın yapan BBC’de ekrana gelen haberde; Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bölgede yaptığı hava operasyonları kapsamında tarihi eserlerin de hedef alındığı ifade edildi.
Tarihi Eserler Avrupa’ya Taşınsın İstiyorlar
Terör örgütü DEAŞ’ın bölgede müzeleri imha etmesine, YPG’li teröristlerin de tarihi eserleri kaçırarak Avrupa’ya satmasıyla ilgili tek bir haber yapmayan BBC, Zeytin Dalı Harekatı’nı karalamak için böyle bir habere imza attı.
Zeytin Dalı Harekaı’nda tarihi bir darbe yiyen terör örgütü YPG’den Suriye’deki ortakları ABD’ye Afrin tehdidi geldi.
Terör örgütü YPG sözcüsü Redur Xelil, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinden Türkiye’nin Afrin’e yönelik operasyonu karşısında açık ve sert tavır almasını beklediklerini belirterek, “Bu olmazsa ortaklığımız bozulur”dedi.
Tarihi Darbe Yediler
Türk Silahlı Kuvvetleri’nden yapılan son açıklamada Zeytin Dalı Harekatı kapsamında 597 teröristin etkisiz hale getirildiği bildirildi.
Açıklamada, harekatla ilgili şu bilgilere yer verildi:
“Hava Kuvvetleri tarafından gece süresince gerçekleştirilen hava harekatı ile PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütlerine ait sığınak, barınak, mühimmat deposu ve silah mevzii olarak kullanılan 44 hedef imha edilmiştir. Harekata katılan 25 uçak emniyetle üslerine dönmüşlerdir. Türk Silahlı Kuvvetlerince desteklenen 4 Özgür Suriye Ordusu mensubu hayati tehlikesi olmayacak şekilde yaralanmıştır. Zeytin Dalı Harekatı kapsamında bölgeden elde edilen bilgilere göre gece süresince 40 PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütü mensubu etkisiz hale getirilmiştir. Harekatın başlangıcından itibaren etkisiz hale getirilen terörist sayısı 597 olmuştur.”
Afrin’de yürütülen istihbarat çalışmaları sonucu sinsi bir tuzak daha ortaya çıkarıldı. PKK bölgedeki bazı köylerde halka ‘zehirli yemek’ talimatı verdi.
Afrin’in teröristlerden temizlenmesine yönelik Zeytin Dalı Harekatı’nda 6. gün geride kaldı. İlçenin batı kesimindeki dağlık arazide yoğun yağış ve sis, muharebe olanaklarını oldukça zorlaştırıyor. Zırhlı araçların geçişi için birkaç gündür açılan yollarda çöküntü, su birikintisi ve bozulmalar meydana geldi. Ekipler yolları sağlamlaştırma çalışmalarına hız verdi. Yaşanan güçlüklere rağmen birçok bölgede operasyonlar başarıyla yürütülüyor. Savaş uçakları, obüsler, silahlı İHA ve tanklar belirlenen noktaları sürekli vuruyor. Önceki gün ilk kez yurtdışı bir operasyona katılan milli ATAK helikopterleri ise dün yine kullanıldı.
Havalanan iki adet ATAK helikopteri, teröristleri vurduktan sonra güvenle yurda döndü. Araziye dağılmış komando birlikleri ise yoğun bir temizlik operasyonu yürütüyor.
“Kırsaldaki çatışma alanlarında her yer ceset dolu” diyen ÖSO komutanlarının verdiği bilgiye göre PKK, ölüleri araziden toplama gereği bile duymuyor.
ZEHİRLİ YEMEK TALİMATI
Afrin’de yürütülen istihbarat çalışmaları sonucu sinsi bir tuzak daha ortaya çıkarıldı. PKK bölgedeki bazı köylerde halka ‘zehirli yemek’ talimatı verdi. Köylülerden, Özgür Suriye Ordusu savaşçılarına ‘ikram’ görüntüsü altında içine zehir katılmış yemek göndermelerini isteyen teröristlerin bu talimatı, güvenlik birimlerince fark edildi. Bu nedenle sahadaki birliklere, “Türkiye’den gönderilenler hariç, tüm ikramları geri çevirin” emri verildi. Bunun yanında özellikle ilçe batısındaki yüksek rakımlı arazide tutunamayan PKK, Amanos dağlarını gözden çıkardı. PKK, Afrin dışında ikinci savunma hattı kurma kararı aldı. Yerleşim birimlerinde bu yönde konuşlanan teröristler, her biri gözetleme noktasına çevrilmiş evlere ‘canlı kalkan’ olarak kullanmak üzere sivilleri yerleştiriyor.
Terör örgütü PYD/PKK, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Afrin’deki terör hedeflerine yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekatı’na ilişkin karalama kampanyasının ifşa edilmesiyle köşeye sıkışarak rastgele buldukları internet sitelerinden görseller kullanmaya başladı.
Türkiye’nin ÖSO ile birlikte yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı, terör örgütü PYD’nin baskısı altında yaşamak zorunda kalan Arap ve Kürt aşiretlerini de cesaretlendirdi.
PYD’nin işgali altındaki aşiret yöneticileri Münbiç yakınlarındaki El-Hurda köyünde bir araya geldi.
Toplantıda aşiret yöneticileri terör örgütüne karşı birlikte mücadele etme kararı aldı.
Afrin’in ardından başlayacak Münbiç operasyonunda da aşiretlerin Türk Ordusu’na destek olması ve terör örgütleri PKK/PYD ve DEAŞ’a karşı mücadele etmesi planlanıyor.
ÖSO’da 1000’e Yakın Kürt Savaşçı Var
Türk Silahlı Kuvvetleri ve ÖSO ‘Zeytin Dalı Harekatı’nda, Afrin içlerine doğru ilerlemeyi sürdürüyor. PYD ve onun uzantıları operasyonun Kürtlere karşı yapıldığı propagandasına sarıldı. Ancak gerçek hiç de öyle değil. Harekatın ana omurgasını oluşturan ÖSO/Suriye Milli Ordusu bünyesinde yer alan bine yakın Kürt savaşçı, PKK/PYD zulmüne karşı mücadelenin ön saflarında yer alıyor.
Milli Ordu’nun önemli komutanlarından biri de Malik El Kürdi. ÖSO, çatısı altında birçok Kürt grup bulunuyor. ÖSO’ya bağlı Cephet’ül Şamiye saflarında Kürt asıllı 300 asker Afrin operasyonunda YPG/PKK’ya karşı savaşıyor. Esad’a karşı mücadelenin ilk dönemlerinde; Selahaddin Eyyubi Tugayları, Salahaddin’in Torunları gibi Kürt gruplar yer aldı.
Ketaib Suvvar el-Kurd örgütü ise 30 Mayıs 2016’da Afrin çevresinde kuruluşunu ilan etti. Örgüt, PYD-YPG’ye karşı savaşacaklarını duyurdu. Kürt Selamet Hareketi adlı grup da ÖSO bünyesinde savaşıyor.
Bazı şoförleri kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 4 bin kişiyi tahliye ettiklerini, Rakka’ya girdiklerinde ise konvoylarında yüzleri kapalı IŞİD savaşçılarının da olduğunu kaydetti…
BBC’nin özel araştırması, 250 IŞİD militanı ve ailelerinin, ABD-İngiltere öncülüğündeki koalisyon ile Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) ortak operasyonuyla Rakka’dan güvenli bir şekilde tahliye edildiğini ortaya koydu.
BBC Türkçe’nin BBC’den Quentin Sommerville ve Riam Dalati’nin haberinden aktadığına göre tahliyeler, YPG’nin ana gövdesini oluşturduğu ABD destekli SDG’nin, Rakka’yı IŞİD’in elinden aldığı geçen ay gerçekleşti.
Tahliye edilen IŞİD’liler arasında, örgütün önde gelen militanlarının yanı sıra çok sayıda yabancı savaşçı da vardı.
BBC muhabiri Quentin Sommerville, IŞİD militanlarını Rakka’nın dışına taşıyan konvoydaki kamyonların şoförleriyle görüştü.
BAZILARI TÜRKİYE’YE GELDİ
Rakka’dan tahliye edilen militanların bir kısmı Suriye geneline dağılırken, aralarından bazılarının da Türkiye’ye gittiği ortaya çıktı.
Tahliye edilen 250 IŞİD militanı, Rakka’nın ABD destekli milisler tarafından ele geçirilmesinden önce yüzlerce araçlı konvoyla şehirden ayrılan ve çoğu IŞİD militanlarının ailelerinden oluşan 4 bin kişi arasında yer alıyordu.
BBC’nin haberine göre onlarca yabancı IŞİD savaşçısı da silah ve cephane yüklü 10 kamyonla Rakka’dan ayrıldı.
SİVİLLER YERİNE IŞİD MİLİTANLARI VE TONLARCA SİLAH ÇIKTI
Haberde kamyon şoförü Ebu Fevzi ve arkadaşlarının tanıklıklarına yer veriliyor.
Şoförler, 12 Ekim’de SDG’nin kendilerinden, Fırat Nehri kıyısındaki Tabka şehrinde savaştan kaçan sivil aileleri kuzeydeki bir kampa götürmelerini istediğini söylüyor.
Ancak konvoy bir araya geldiğinde kamyonlarda sivil aileler yerine IŞİD militanları, militanların aileleri ve tonlarca silah ile mühimmat olduğu ortaya çıkıyor.
Şoför Ebu Fevzi ve arkadaşlarına gizli tutmaları istenilen bu operasyon için de binlerce dolar ödeneceği sözü veriliyor.
IŞİD savaşçılarının Rakka’dan kaçırılması anlaşması yerel yetkililer tarafından yapıldı. Rakka’da dört ay süren çatışmaların sonunda anlaşmaya varıldı.
Amaç, çatışmalara son vermek, IŞİD’e karşı çıkan daha fazla Arap ve Kürdün hayatını kaybetmesini önlemekti.
Ama aynı zamanda, yüzlerce IŞİD militanının da şehirden kaçması sağlandı.
DÜNYAYA YÖNELİK TEHDİT OLUŞTURUYOR
Anlaşmaya varıldığı dönemde ne ABD ve İngiltere öncülüğündeki koalisyon, ne de koalisyonun desteklediği SDG anlaşmadaki rollerini itiraf etmek istemedi.
Militanların Suriye geneline ve hatta Suriye sınırları dışına kaçmasını sağlayan Rakka’nın bu ‘kirli ve gizli sırrı’ dış dünyaya yönelik tehdidi de ortaya çıkarıyor.
Bu gizli sırrın dünyaya sızmaması için uğraşılsa da BBC’nin ulaştığı kaynaklar bu anlaşmayı doğruluyor.
Habere kaynak olan isimlerin bir kısmı tahliye konvoyundaydı, bir kısmı konvoya tanıklık etti, bir kısmı da anlaşma müzakerelerine dahil olan isimlerdi.
GAZETECİLERİ RAKKA’DAN ÇIKARDILAR
Kamyon şoförlerinden Ebu Fevzi gördüklerini BBC’ye şöyle anlattı:
“Rakka’ya girdiğimiz andan itibaren korkmaya başladık. SDG ile birlikte girmemiz gerekiyordu ama yalnız başımıza girdik. Şehre girer girmez, üzerlerinde bomba yüklü intihar yelekleri ve silahları olan IŞİD savaşçıları gördük. Kamyonlarımıza bubi tuzakları kurdular. Anlaşmada ters giden bir şeyler olsaydı tüm konvoyu havaya uçuracaklardı. Çocuklarının ve eşlerinin üzerinde bile intihar yelekleri vardı.”
Suriyeli Kürt birlikler medya mensuplarını Rakka’dan uzaklaştırdı. IŞİD’in kaleleri Rakka’dan kaçışlarının görüntüleri televizyonda yayınlanamayacaktı.
SDG resmi açıklamalarında yalnızca birkaç savaşçının ayrıldığını, tahliye edilenlerin hepsinin bölge halkı olduğunu duyuruyordu.
Ancak BBC’ye konuşan bir kamyon şoförleri bunun doğru olmadığını söyledi.
Bir kamyon şoförü, toprağa geçtikleri güzergâhın haritasını çiziyor
CEPHANELERİNİ DE GÖTÜRDÜLER
Bazı şoförleri kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 4 bin kişiyi tahliye ettiklerini, Rakka’ya girdiklerinde ise konvoylarında yüzleri kapalı IŞİD savaşçılarının da olduğunu kaydetti.
BBC’nin ele geçirdiği gizli görüntü kayıtlarında kamyonlarda silahlı kişiler olduğu da görüldü.
Varılan anlaşmaya göre yalnızca bireysel silahlar taşınabilecekti ancak IŞİD militanları tahliye sırasında taşıyabildikleri kadar silahı ve cephaneyi de beraberinde götürdü.
Bir şoför, konvoyun altı yedi kilometre uzunluğunda olduğunu, 50 kamyon, 13 otobüs ve 100’den fazla IŞİD’e ait araçtan oluştuğunu söyledi.
IŞİD’in yabancı savaşçıları da Rakka’dan tahliye edilen militanlar arasındaydı.
“ÇOK SAYIDA YABANCI VARDI”
BBC’ye konuşan bir şoför, “Çok sayıda yabancı vardı. Fransa, Türkiye, Azerbaycan, Pakistan, Yemen, Suudi, Çin, Tunus, Mısır…” dedi.
BBC’nin araştırması üzerine ABD öncülüğündeki IŞİD karşıtı koalisyondan da anlaşmayla ilgili itiraf geldi.
Rakka’dan 250 IŞİD militanı ve 3500 aile mensuplarının tahliyesine izin verilmişti.
Koalisyon sözcüsü Albay Ryan Dillon, “Biz kimsenin ayrılmasını istemedik. Ama bu, sahadaki yerel liderler tarafından, onlarla ve onlar aracılığıyla yürütülen stratejimizin odağında olan, Suriyelilere kalmış bir mesele. Savaşan ve ölen onlar, operasyonlarla ilgili kararları onlar alıyor” dedi.
Müzakerelerde Batılı bir yetkili de yer alıyordu ancak görüşmelere “aktif olarak katılmadıkları” belirtiliyor.
Albay Dillon, yalnızca dört yabancı IŞİD militanının Rakka’dan tahliye edildiğini ve onların da şimdi SDG’nin gözetiminde olduklarını söylüyor.
Koalisyon ayrıca, sahada personelleri olmadığını, konvoyların geçişini havadan denetlediklerini ifade ediyor.
Kayseri 1. Komando Tugay Komutanlığı’nda görevliyken Afrin’e giden Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı, teröristlerle girişilen çatışmada şehit düştü. Mehmet uzman çavuşun eşi, sosyal medyadan, tüm Türkiye’nin hislerine tercüman oldu: Sahipsiz olan vatanın batması haktır. Bu vatan batmayacak.
Sabah’ın haberine göre, Zeytin Dalı Harekâtı’nda şehit düşen Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı’nın 1 yıllık eşi Birgül Muratdağı, sosyal medya hesabından, “Sahipsiz olan vatanın batması haktır. Sen sahip çıkarsan, Bu VATAN batmayacak” dizelerini paylaştı.
Kayseri 1. Komando Tugay Komutanlığı’nda görevliyken Afrin’e giden Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı, teröristlerle girişilen çatışmada şehit düştü. Acı haberi Kocasinan ilçesindeki eşi ile annesine askeri yetkililer tarafından verildi.
Şehidin 1 yıl önce evlendiği eşi Birgül Muratdağı’nın, sosyal paylaşım sitesi hesabından yaptığı paylaşım ise Türk milettinin terör karşısındaki kararlılığını kanıtlar nitelikteydi. Birgül Muratdağı paylaşımında, “Sahipsiz olan vatanın batması haktır. Sen sahip çıkarsan, Bu VATAN batmayacaktır” diye yazdı. Yozgat’ın Çalapverdi Beldesi nüfusuna kayıtlı Şehit Piyade Uzman Çavuş Mehmet Murat Dağlı, bugün son yolculuğuna uğurlanacak.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO)’nun Zeytin Dalı Harekatı’nın ilk beş gününde, arazideki zor şartlara PYD/PKK’nın 8-10 bin teröristle kurduğu tuzaklara karşı güvenli şekilde sürüyor. Kara unsurlarının Afrin içerisinde 4 noktada konuşlandığı harekata uluslararası toplumdan gelen ilk tepkiler, bazı çekincelere rağmen Türkiye’nin güvenlik kaygılarına anlayış gösteren bir çizgide seyretti. Harekatın ilk 5 gününde 214 hedef ile 268 PYD/PKK ve DEAŞ’lı etkisiz hale getirildi.
TSK, ilk gün Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) desteğiyle belirlenen PYD/PKK’ya yüzden fazla hedefi vurdu.
TSK ve ÖSO, engebeli arazi şartları ve PYD/PKK’nın tuzaklarına, döşediği mayınlara eklenen kış şartları nedeniyle güvenli ve temkinli şekilde ilerlemeyi önceliyor.
Sahadaki AA muhabirleri, yağmurun 1 haftadır kesilmediğini, bu nedenle ÖSO’nun mevzilerinde biriken çamurun, birliklerin araçlarla ilerlemesini yer yer zorlaştırdığını ifade ediyor.
Harekatın ikinci gününün sabahında karadan da operasyon başlatan TSK ve Özgür Suriye Ordusu, Afrin’e kuzeyden, batıdan ve kuzeybatıdan giriş yaptı.
İlerleyişi sürdüren TSK ve ÖSO, harekatın 3. gününde yeni bir cephe açtı.
Afrin’in doğusunda, muhaliflerin kontrolündeki Azez ilçesinde saldırılar başlatıldı.
Harekatın 3. gününde ayrıca kuzey yönünden Bülbül beldesine bağlı köylere girildi.
Harekatın 4. gününde Afrin’in batısındaki ilerlemesini sürdüren TSK ve ÖSO, terör örgütünün Reyhanlı’ya saldırdığı üs ve Afrin içlerine uzanan düz bir vadi konumunda olmasıyla önem taşıyan Cinderis beldesine girdi.
Yüzlerce terörist ve hedef etkisiz hale getirildi
Harekatın ilk 5 gününde Genelkurmay Başkanlığı’nın paylaştığı verilere göre, teröristlere ait 214 hedef başarıyla vuruldu.
Hava ve kara harekatında ayrıca, 268 terörist etkisiz hale getirildi.
Güvenli ilerleme ve tahkimat
PYD/PKK, Afrin’i Temmuz 2012’de Beşşar Esed rejiminden devraldıktan sonra, ilçe örgütün iç savaş boyunca en fazla yuvalandığı alanlardan biri haline geldi.
TSK ve ÖSO, yaklaşık 6 yıldır örgütün yoğun biçimde yuvalandığı ve tuzaklar kurduğu Afrin’deki ilerleyişi, güvenli şartlarda yapmaya öncelik veriyor.
Bu şekilde 10’dan fazla nokta, Zeytin Dalı Harekatı’nın ilk 5 gününde teröristlerden arındırıldı.
Harekatın 5. gününde TSK ve ÖSO unsurları karada tahkimat yaptı.
Rejim bölgesinden PYD/PKK’ya ikmal
Öte yandan PYD/PKK, Afrin’in güneydoğusundaki Halep merkezin kuzey mahallelerinden Nubul ve Zehra üzerinden Afrin’e terörist, mühimmat ve çeşitli malzemeleri geçirmeye devam ediyor.
Söz konusu ikmal, harekat öncesinde yoğunlaşmıştı.
Terör örgütü, ABD’nin Haseke ve Rakka’daki üslerinden kendisine ilettiği mühimmatı ve Pentagon-CIA-Kandil ortaklığıyla eğitilen terörisleri Afrin’e, Esed rejimi kontrolündeki Nubul ve Zehra üzerinden geçirmeyi sürdürüyor.
Pentagon’un dün akşam, bu bağlantıyı tespit etmeleri halinde örgüte verecekleri desteği kesecekleri uyarısının nasıl sonuçlanacağı ise merakla bekleniyor.
Harekatla ilgili en önemli gelişmelerden biri de PYD/PKK’nın Afrin’de hapishanelerde tuttuğu DEAŞ’lı teröristleri, TSK ve ÖSO’ya karşı savaşmaları koşuluyla serbest bırakması oldu.
Doğrudan Türkiye’deki sivilleri hedef aldı
Afrin’de sıkışan terör örgütü, Türkiye’nin sınır illerindeki sivilleri doğrudan hedef aldı.
Afrin topraklarından ateş menzilindeki Hatay’a 8, Kilis’e 15 adet roket ya da havan saldırısı düzenleyen teröristler, iki sivilin ölümüne neden oldu.
Saldırılarda 3’ü çocuk 56 sivil de yaralandı.
Örgüt kara propagandayla güç aradı
Afrin operasyonu, sosyal medyanın ana gündem maddelerinden biri oldu.
Twitter’da ilk gün Türkiye’de gündemi oluşturan konular (trend topic/TT) listesinde #AfrinOperasyonu, ve #ZeytinDalıHarekatı hashtag’leri ilk iki sırada yer aldı. Sosyal medya kullanıcıları genelde operasyonu destekleyen paylaşımlar yaptı.
İlerleyen günlerde de bu etiketler TT listesinin ilk 5’i içinde yer alırken, hem Türkiye hem dünya TT listelerinde #TurkeyMovesForPeace, #BabyKillerPKK, #MilliMesele ve #VarOlsunTürkOrdusu etiketleri yoğun olarak kullanıldı.
Bu arada PKK’nın, Zeytin Dalı Harekatı’nı sosyal medyada manipüle etmek için talimat verdiği Türk istihbaratı tarafından ortaya çıkarıldı. AA, manipülasyon kampanyası kapsamında çeşitli iddialarla servis edilen çok sayıda fotoğrafın gerçekte hangi olaylara ait olduğunu ortaya çıkardı.
Örneğin, sosyal medyaya servis edilen “TSK tanklarının yakıldığı” iddiasıyla paylaşılan görüntülerden birinin Yemen’de çekildiği, diğerinin ise 10 Aralık 2017 tarihli bir habere ait olduğu belirlendi.
“Afrin’de esir alınan Türk askerleri” iddiasıyla paylaşılan fotoğrafın da 23 Şubat 2015 tarihli olduğu ortaya çıkarken “YPG’nin TSK askerlerini yaraladığı” iddiasıyla paylaşılan asker fotoğrafının da Manisa’da çekildiği tespit edildi.
Twitter’da “TSK’nın sivilleri hedef aldığı” iddiasıyla paylaşılan sedyedeki çocuk fotoğrafının, 29 Ağustos 2017’de Suriye’nin kuzeyindeki Mare kentinde, ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri’nin saldırısında çekildiği belirlendi.
AA’nın ifşa ettiği sosyal medyada kara propaganda haberlerinin ardından, söz konusu fotoğrafları paylaşan kullanıcıların bir kısmı, kendi destekçilerinden gelen tepki nedeniyle hesaplarını kapattı, bir kısmı da paylaşımlarını sildi.
Uluslararası tepkiler
Rus yönetimi, ABD’nin PYD/PKK’ya verdiği yoğun desteğin Türkiye’yi tahrik ettiğini, harekatın da bunun kaçınılmaz bir sonucu olarak geliştiğini vurguladı.
Washington yönetiminin en sert ifadesi sivillerin durumundan çok endişeli oldukları şeklindeydi. Ancak Amerikalı yetkililer Ankara’nın meşru güvenlik kaygılarını anladıklarını bildirdi.
Tahran yönetimi, Suriye’nin toprak bütünlüğüne vurgu yaparak operasyonun en kısa sürede sona ermesi ve Türkiye-Suriye krizinin yayılmasının önünün alınması ümidini ifade etti.
Avrupa Birliği, harekatla ilgili insani durum, siyasi çözüm arayışları ve terörle mücadele konularında büyük endişe taşındığını açıkladı. Ancak Fransa, İngiltere ve Hollanda, Ankara’nın güvenlik kaygılarına anlayış gösteren bir dil kullanmayı tercih etti.
Almanya kendine özgü bir duruşla, Türkiye’nin meşru güvenlik çıkarlarına hak vermekle birlikte çatışmaların durdurulmasını talep etti.
Türkiye’nin meşru müdafaa hakkı
Genelkurmay Başkanlığı, harekatın ilk günü yaptığı açıklamada, operasyonun Türkiye’nin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin terörle mücadeleye yönelik kararları ve Birleşmiş Milletler sözleşmesinde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edildiği bilgisine yer verilmişti. Açıklamada, yalnızca teröristlere ait noktaların hedef alındığı, sivillere zarar gelmemesi için her türlü hassasiyetin gösterildiği vurgulanmıştı.
Afrin, Esed rejiminin Temmuz 2012’de çatışmaksızın PYD/PKK’ya devretmesiyle, örgütün iç savaş boyunca en fazla yuvalandığı alanlardan oldu. Coğrafi yükseltileri nedeniyle Kilis’in merkezi ve Hatay’ın önemli bölümü Afrin’deki örgütün ateş menzilinde kalıyor. Örgüt, uzun yıllardır Amanos Dağları’nı Suriye’den Türkiye’ye sızmak için kullanıyor. PYD/PKK, Suriye’nin kuzeybatısından Akdeniz’e çıkmak için de Afrin’e bel bağlıyor. Terör örgütü, Afrin üzerinden Fırat Kalkanı ve İdlib çatışmasızlık bölgesini de tehdit ediyor.
Suriye topraklarının dörtte biri, Türkiye-Suriye sınırının da yüzde 65’i örgütün işgali altında bulunuyor.
Zeytin Dalı Harekatı’nda 6. gün
Zeytin Dalı Harekatı’nın 6. gününde, terör örgütü PYD/PKK’nın Afrin kırsalındaki mevzileri obüs ve top atışlarıyla ateş altına alındı. Atışlarda harekat şehitleri Usta, Özalkan ve Muratdağı’nın isimlerinin yazılı olduğu havan mermisi de kullanıldı.
TSK tarafından hudutlarda, bölgede güvenlik ve istikrarı sağlamak, Afrin bölgesinde PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ üyesi teröristleri etkisiz hale getirmek, bölge halkını terör örgütü üyelerinin baskı ve zulmünden kurtarmak amacıyla 20 Ocak Cumartesi günü başlatılan Zeytin Dalı Harekatı devam ediyor.
Harekatın 6. gününde, Hatay hudut hattında konuşlu TSK birlikleri, Afrin’de tespit edilen terör örgütü mevzilerine sabah saatlerinden bu yana aralıklarla çok sayıda obüs ve top atışı gerçekleştirdi.
Mehmetçik silah arkadaşlarını unutmadı
Teröristlerce açılan atış sonucu şehit düşen Piyade Üsteğmen Oğuz Kağan Usta, Piyade Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan ve Piyade Uzman Çavuş Mehmet Muratdağı’nın isimleri Mehmetçik tarafından 106 milimetrelik havan mühimmatına yazıldı.
Afrin’in kuzeybatısında belirlenen terörist gruba yönelik atışta kullanılan havan mermisi, yapılan atışla terörist grubun bulunduğu hedefi vurdu.
Başbakan Yıldırım: 300’ün üzerinde terörist etkisiz hale getirildi
Başbakan Binali Yıldırım, Türkiye Ortak Ödeme Platformu İmza Töreni’nde harekata ilişkin son bilgileri paylaştı.
Harekatın planlandığı şekilde sürdüğüne işaret eden Yıldırım, “Haklı ve meşru bir operasyondur. Terör örgütünün 300’den fazla elemanı etkisiz hale getirilmiştir.” dedi.
Afrin kırsalında 7 terörist yakalandı
Harekat kapsamında TSK ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensupları tarafından Afrin kırsalında 7 terörist yakalandı.
Reyhanlı ve Hassa’ya getirilen teröristlerden 3’ü, işlemlerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Diğer teröristlerin işlemlerinin sürdüğü öğrenildi.
CHP’li Milletvekili Özgür Özel
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “15 Temmuz; bizim Meclis’te yaşadığımız, her yönüyle şahit olduğumuz, ardından yaşananları bütün yargı süreciyle takip ettiğimiz, başarısız olmuş bir darbe girişimi, tiyatro miyatro değil.” dedi.
Özel, Burdur Belediyesi tarafından Belediye Konferans ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen “Uğur Mumcu’yu Anma Gecesi” etkinliğine katıldı.
Uğur Mumcu’nun, dile getirdiği iddiaların arkasının, altının boş olmadığını ve araştırmacı gazeteciliğin savunucusu olduğunu belirten Özel, onun her süreçte doğru yerde durduğunu ve daima pozisyonunu savunduğunu söyledi.
Gerçek bir aydın olan Uğur Mumcu’nun 1990’larda ordudaki cemaatçi yapılanmaya dikkati çekerek, bunların günün birinde kurmay, amiral, general olabileceğini ve esas tehlikenin o zaman görüleceğini söylediğini aktaran Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“15 Temmuz, dört başı mamur bir darbe girişimiydi. Bize yakın demeyelim ama bizim mahallenin içinden de okunan köşe yazarları, tiyatro falan filan yazıyorlar. Bunların her bir tanesi o gerçekliğin karşısında buna inananı, bunu savunmaya çalışanı mahcup edip birilerinin ekmeğine yağ sürecek bir gerçek. 15 Temmuz; bizim Meclis’te yaşadığımız, her yönüyle şahit olduğumuz, ardından yaşananları bütün yargı süreciyle takip ettiğimiz, başarısız olmuş bir darbe girişimi, tiyatro miyatro değil.”
Mehmetçik, Afrin’de Zeytin Dalı Harekatını sürdürürken, terör örgütü YPG’ye İngiltere’den teröristler katıldı. The Times haberi “YPG içindeki İngiltere vatandaşlar hükümeti zora sokuyor” diyerek duyurdu.
Terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD’nin silahlı kanadı YPG’nin sözcüsü Redur Halil, onlarca yabancının Türkiye’ye karşı kendi saflarında olduğunu, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada itiraf etti. Habere göre; ABD, İngiltere ve Almanya vatandaşları da PYD için çatışmalara giriyor.
TIMES:YPG İçindeki İngiltere Vatandaşlar Hükümeti Zora Sokuyor
Times’ın haberinde de terör örgütü YPG içindeki ‘İngiltere vatandaşlarının İngiliz hükümetini’ zora soktuğu belirtildi.
Haberde, Suriye’de YPG bünyesindeki İngiltere vatandaşlarının Afrin’e gitmeye çalıştığı yazılıyor.
Teröristlerden Küstah Tehdit!
Haberde, Çin doğumlu İngiliz vatandaşı Huang Lei’nin komutasındaki bir grup teröristin, Mehmetçiği’in operasyon düzenlediği Afrin’e gitmek üzere yola çıktığı bilgisi yer aldı. Habere göre teröristler, Suriye ordusu kontrolündeki bölgelerden geçerek Afrin’e ulaşmayı hedefliyor.
İçlerinde ABD’li ve İngilizlerin de olduğu değerlendirilen teröristler yükledikleri videoda Afrin’de savaşacaklarını söylüyor.
“Yüzlerce Batılı YPG’ye Katılmış”
Haberde şu ifadeler yer alıyor: “Yüzlerce Batılı, DEAŞ’a karşı savaşmak amacıyla Suriye’ye giderek YPG’ye katılmış, Batılı hükümetler bu katılımı engellemeye çabalamışlardı. YPG İngiltere tarafından bir terör örgütü olarak kabul edilmiyor. Her ne kadar bazı YPG’li İngilizler ülkelerine döndüklerinde gözaltına alınmış olsa da savcılar suçlama yöneltme konusunda zorlanmıştı”
“İngiliz Hükümeti İçin Daha da Karmaşık Hale Gelebilir”
Times’ın haberinde “Vatandaşlarının NATO müttefiki Türkiye ile karşı karşıya gelmesi İngiltere hükümeti için mevcut durumu daha da karmaşık hale getirebilir” yorumu yapılıyor.
İşte O Yabancı Teröristler:
TSK’nın Afrin’e yönelik başlattığı Zeytin Dalı harekatında bombardıman devam ediyor. Afrin’de terörle mücadele harekatında kullanılan mühimmatın üzerlerine şehit düşen askerlerin isimleri yazılıyor.
TSK’nın Afrin’de PYD/PKK mevzilerine yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekatı tüm hızıyla devam ediyor. Havadan F-16’ların bombardımana tuttuğu terör yuvaları, karadan da Mehmetçik ve ÖSO ile birlikte süpürülüyor.
Suriye sınırımızda bulunan Hatay’da da topçu birlikleri Afrin’e yönelik obüs atışlarını kesintisiz devam ettirirken, birliklerden gelen bir fotoğraf hem duygulandırdı, hem de gururlandırdı.
Şehitlerin İsimleriyle Bombalanıyor
Afrin’de başlatılan Zeytin Dalı Operasyonu’nda kullanılan mühimmatların üzerine başta Fırat Kalkanı Harekatı’nda şehit düşen 72 askerimizin isimleri olmak üzere terörle mücadelede hayatını kaybeden Mehmetçik’in isimleri yazıldı.
“Şehitlerimizin kanı yerde kalmayacak” mesajlarıyla paylaşılan karelerde obüs mermilerinin üzerindeki isimler görenleri hem duygulandırdı, hem den gururlandırdı.
PKK’nın, Zeytin Dalı Harekatı’nı sosyal medyada manipüle etmek için talimat verdiği ortaya çıktı.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) Afrin’deki terör örgütü hedeflerine yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekatı’na ilişkin sosyal medyadan başlatılan karalama kampanyası devam ediyor.
TSK’nin Suriye’nin kuzeybatısındaki Afrin bölgesinde, terör örgütleri PYD/PKK ve DEAŞ’a yönelik operasyonu sırasında çekildiği iddia edilen 4 fotoğrafın arkasındaki gerçek ortaya kondu.
Yalan1: Fotoğraf Yemen’den
Twitter’da “TSK’ye ait tankların yakıldığı” iddiasıyla paylaşılan 2 tank fotoğrafında, yanmakta olan tanka ait görselin, gerçekte 31 Aralık 2016’da Yemen’de çekildiği tespit edildi.
Yalan 2: Yanmış Tank Görüntüsü
Aynı iddiayla kül olmuş bir tankın yer aldığı görselin gerçekte 10 Aralık 2017 tarihli “ABD, Rusya ve Çin’le olası bir savaşta gücünü kaybedebilir” başlıklı bir haberde kullanıldığı belirlendi.
Yalan 3: Yaralı Asker Fotoğrafı
Facebook’ta “YPG’nin TSK askerlerini yaraladığı” iddiasıyla paylaşılan sedyedeki asker görüntüsünün 22 Aralık 2017’de Manisa’da gıdadan zehirlenen bir askere ait olduğu ortaya çıktı.
Yalan 4: “Esir Alınan Askerler”
Twitter’da “Afrin’de esir alınan Türk askerleri” iddiasıyla paylaşılan fotoğrafın da 23 Şubat 2015’te “Suriyeli muhalifler Hizbullah timini ele geçirdi” başlıklı haberin görselinden alındığı tespit edildi.
Dün de sosyal medyada Zeytin Dalı Harekatı’nı karalama amaçlı paylaşılan 3 fotoğrafın operasyonla ilgisi olmadığı ve gerçeği yansıtmadığı ortaya çıkarılmıştı.
Farklı olaylara ait görselleri sosyal medyaya servis eden kullanıcıların bir kısmı hesaplarını kapatmış bir kısmı ise paylaşımlarını kaldırmıştı.
Öte yandan istihbarat yetkililerinin kara propagandaya ilişkin telsiz konuşmalarını tespit ettiği öğrenildi.
Terör örgütü PKK, bugün yapılacak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantısında Türkiye’nin Afrin’e müdahalesinin gündeme getirileceğini umut ederek “siviller hedef alınıyor” iddiasıyla görüntü servis edilmesi talimatı veriyor.
NATO, Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör örgütü PYD/PKK’nın işgal ettiği Suriye’nin Afrin bölgesine yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekatı’na ilişkin, “Tüm ülkelerin kendini savunma hakkı bulunmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
AA muhabirine konuya ilişkin açıklama yapan NATO yetkilisi, Türkiye’nin istikrarsız bir bölgede bulunduğunu ve terörizmden çok ciddi zarar gördüğünü belirterek “Tüm ülkelerin kendini savunma hakkı bulunmaktadır. Bunun orantılı ve ölçülü bir şekilde yapılması önem taşımaktadır.” dedi.
NATO’nun DEAŞ’a karşı uluslararası koalisyonun bir üyesi olduğunu ancak Suriye’de sahada bir mevcudiyeti bulunmadığını hatırlatan NATO yetkilisi, Türkiye’nin operasyon hakkında NATO müttefiklerini bilgilendirdiğinin altını çizdi.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in Türk yöneticilerle yakın irtibat içinde olduğunu kaydeden NATO yetkilisi, Stoltenberg’in salı günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la da telefon görüşmesi yaptığını anımsattı. (Sabah)
Terör örgütü elebaşlarından Murat Karayılan, Rusya’nın araya girerek Türkiye’nin Afrin operasyonuna engel olmasını istedi.
Fırat Kalkanı Harekatı ile Türkiye’nin sınır güvenliğini sağlayan Türk Silahlı Kuvvetleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerinden sonra yeni bir operasyon için harekete geçti.
Adım Adım Afrin!
Terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantılarının elinde bulundurduğu Afrin’i terörden temizlemeyi hedefleyen TSK, sınıra sevkiyatlarına devam ediyor.
Kandil’de Panik
TSK’nın yaptığı harekat hazırlıkları Afrin’de olduğu gibi Kandil’de de büyük bir endişeye neden oldu.
Korkulu bir şekilde bekleyen PKK elebaşı Murat Karayılan, çareyi Rusya’dan yardım istemekte buldu.
Türkiye’ye İzin Vermeyin
Teröristbaşı Karayılan, Rusya’nın hava operasyonları için Türkiye’ye izin vermemesini istedi.
Türk komandolarının, bölgeyi terörden temizleyeceğinin farkına varan teröristbaşı, Rus yetkililerin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatlarını yerine getirmemesi gerektiğini söyledi.
ABD ordusu, Suriye-Türkiye sınırındaki Tel Abyad hattında PYD/PKK için keşif yaptı. Keşfin ardından bine yakın PYD/PKK’lı sınır hattına yerleşti.
ABD ordusunun Suriye-Türkiye sınırındaki keşif çalışmalarının ardından bine yakın PYD/PKK’lı Tel Ebyad hattına konuşlandı.AA’nın Tel Ebyad’da güvenilir kaynaklardan aldığı bilgilere göre, ABD ordusunun zırhlı araç ve pikaplarından oluşan konvoyları, geçen cuma ve salı günü, terör örgütü PYD/PKK’nın SDG adını kullanarak işgalde tuttuğu Tel Ebyad bölgesine geldi.Amerikan askerleri, on araçtan oluşan konvoylarla iki gün boyunca Suriye-Türkiye sınır hattında keşif yaptı.
ABD ordusunun, Türkiye’nin Akçakale sınır kapısının karşısındaki Tel Abyad kapısı yakınları ile buranın doğu ve batı hatlarında tamamladığı incelemenin ardından terör örgütü bölgeye sevkiyatta bulundu.
Örgütün işgalindeki AynulArab (Kobani) ilçesinin güneyinde bulunan Ayn İsa beldesinden araçlarla hareket eden binden fazla PYD/PKK’lı, Tel Ebyad’a getirildi.
Örgüt, Tel Ebyad’da Türkiye sınırına bakan, aralarında Kanıytra, Tel Fender, Carıh, Slip ve Han köylerinin bulunduğu 10 civarında gözlem noktasına takviye yaptı.
Gözlem noktalarında en fazla 15 terörist bulunurken, takviyelerle bu sayı her bir noktada yaklaşık yüzer teröriste ulaşı.
ABD’nin Sınır Güvenlik Gücü Planı
AA, 9 Ocak’taki haberinde ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) ve istihbarat teşkilatı CIA’in PYD/PKK’nın Kandil yapılanması ile ortak bir “sınır güvenliği gücü” oluşturma çabasını duyurmuştu.
Haberde, 400 terör örgütü mensubunun bu yönde verilen eğitimi tamamladığı, ilk etapta örgütün işgal ettiği ancak rejim ile sınır hattında yer alan Aynularab (Kobani), Tel Ebyad, Resulayn ve Malikiye’de konuşlanacağı, Afrin’e de sevk edilebileceği bilgileri yer almıştı.ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun sözcüsü Albay Ryan Dillon, 14 Ocak’ta AA’nın haberini doğrulamış, SDG ismini kullanan terör örgütü PYD/PKK mensuplarından oluşan ve 30 bin kişiyi bulacak “sınır güvenliği gücü” kuracaklarını açıklamıştı.
Ardından, Pentagon Suriye’de terör örgütü PYD/PKK’nın paravanı SDG’ye kurdurmayı planladıkları “Sınır Güvenliği Gücü”nün “yeni bir ordu” veya “konvansiyonel sınır muhafız gücü” olmadığını iddia etmişti.
Dışişleri Bakanı Rex Tillerson da dünkü açıklamasında, “Türkiye’ye bir açıklama borcumuz var. Bu, tamamen yanlış resmedilmiş ve yanlış tanımlanmış bir durum ve bazı kişiler yanlış konuşmuş. Herhangi bir sınır güvenlik gücü kurmuyoruz.” yorumunu yapmıştı.
Avrupa’nın terörle mücadelede çifte standardı bu kez İsviçre’de hortladı. PKK’nın panolarını astıran İsviçre, Türk toplumunun terör kurbanlarını anmasına izin vermedi.
İsviçre’de terör örgütü PKK’nın reklamlarına panolarında izin veren Federal Demiryolları (SBB), İsviçre Türk Toplumu’nun (İTT) terör kurbanlarına dikkati çeken ilan talebini ise reddetti. Aralık sonunda, Zürih tren garında bir panoda terör örgütü PKK elebaşısı Abdullah Öcalan’ın da simgelendiği reklamın yayımlanmasına izin veren SBB, İTT’nin talebine “güvenlik endişesini” gerekçe göstererek izin çıkarmadı.
İsviçre’deki pek çok Türk sivil toplum kuruluşunun temsilcisi konumundaki İTT karara sert tepki gösterdi. Açıklamada, İTT’nin uluslararası terörizmin kurbanlarına dikkati çekme girişiminde bulunduğunun altı çizilerek, şu ifadelere yer verildi: “Lakin yetkili makamlar izin vermemekle, düşüncenin ifade edilmesi özgürlüğüne sansür uygulamışlardır. İsviçre genelinde çeşitli grupların, bir teröristin serbest bırakılması için yaptıkları siyasi çağrıların 2017 sonbaharında SBB’nin Basel, Bern, Luzern ve Zürih tren garlarındaki elektronik panolarda gösterilmesine izin verilmesiyle, İsviçre’deki hassasiyetlere ve barış içinde birlikte yaşama iradesine zarar verilmiştir.”
Suikast Pankartı
Geçtiğimiz mart ayında başkent Bern’de terör örgütleri PKK, DHKP-C ve YPG/ PKK’nın da aralarında bulunduğu gruplar tarafından Federal Parlamento binası önündeki Parlamento Meydanı’nda düzenlenen Türkiye’deki referanduma yönelik “Hayır” mitinginde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef gösteren pankart açılmıştı. Siyah fon üzerine hazırlanmış pankartta, başına silah doğrultulmuş Erdoğan’ın fotoğrafı ve “Erdoğan’ı öldürün” yazısı, altında da “Kendi silahlarıyla” ifadesi yer almıştı. Mehmet ÇEK/ZÜRİH
